Her Şeyi Birbirine Karıştırıp Birleştirin !




Bizde sık söylenir bazı laflar vardır.  "Eve iş getirmem.. "   ya da  "iş ve özel hayatımı birbirine karıştırmam "  diye..   Ya evden işlerini yürüten, ofisi evinde olanlar ne yapsın ?  nasıl ayırsın?
Ev ve iş hayatını ayırmak ne anlama geliyor?  Zaten insanın tek bir hayatı yok mu?

Diyelim işte moralim bozuk ama eve neşeli geleceğim.. bu nasıl olacak?  Evde çocuğumun sorunları olacak işe gider gitmez hepsini unutacağım?..  mümkün mü?

Bu sanırım her ikisine de vakit ayırmak ve dengelemek anlamına geliyor..


Önceki yıl okuduğum  "30 Yaşa Mektuplar"  isimli kitapta bugüne kadar iş hayatında başarıya ulaşmış çeşitli mesleklerdeki ünlü kişilerin 30 yaşlarına yazdıkları mektuplar vardı..

Hemen hemen hepsinin geçmişlerine yönelik eleştirileri "iş hayatının başarısı peşinde koşmaktan çocuklarının büyümesini kaçırdıkları"  yönündeydi, onlara zaman ayıramamışlar ve ailelerini ihmal etmişlerdi..

O zaman insan düşünüyor.. Hayatın gerçek anlamı nerede?  İş başarısında mi? Ailede mi?  yoksa her ikisinde mi?

Bitmeyen işler yüzünden de hayatı kaçırmak anlaşılır gibi değil..

Behçet Necatigil'in   Sevgilerde  şiirindeki gibi ;



Sevgileri yarınlara bıraktınız,  çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız sizi yanlış tanıdı.
Bitmeyen işler yüzünden... (Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular kalbinizde kaldı.

Siz geniş zamanlar umuyordunuz..
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
Yılların telaşlarda bu kadar çabuk geçeceği aklınıza gelmezdi.

Gizli bahçenizde açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalnız.
Vermeye az buldunuz.. Yahut vakit olmadı.


Bu şiir her şeyi özetliyor aslında...   Bazı insanlar kalabalıkları sevmez.. yalnızlığını daha çok özler.. tek başına vakit geçirir..  hiç canı sıkılmaz..  ben hiç öyle olmadım. Tabii ki tek başıma yapmayı sevdiğim şeyler vardır ama sosyal bir hayatı, gezmeyi, dolaşmayı, arkadaşlarımda vakit geçirmeyi çok severim..  İşte bu yüzden işimle özel hayatımı hiç ayırmadım..

İş hayatımda tanıdığım arkadaşlarımı, evimde komşularımı, akrabalarımı  bir araya getirmeyi çok sevdim. Hepsini birbirine karıştırdım.. tanıştırdım...

İş arkadaşlarımızla ya da oturduğumuz yerlerde komşularımızla,  okul arkadaşlarımla  birlikte tatiller, geziler  yapacak fırsatlar yakalayıp, sevdiklerimizi hep bir araya getirdik. Komşularımız  akrabalarımızla, akrabalarımız  iş arkadaşlarımızla tanışıp birlikte oldular.


Çalışırken edindiğimiz çevreyi ailecek derinleştirdik. Sadece iş demeyip dostluklar kurduk.. Birlikte güldük, eğlendik, dinledik, anlattık, yedik, içtik..





Her oturduğumuz yerde komşularımız oldu.. Çok yoğun çalıştığımız dönemlerde bile komşularımıza hep ihtiyaç duyduk. Gece uçaktan inip, eve gidip,  sonra da komşuya oturmaya gittiğimizi, ya da onları davet ettiğimi  bilirim...  ki  iş hayatımın en az 10 yılı  sürekli seyahatle geçmiştir.


Arkadaşlarım neredeyse onları bulup birlikte olmaya çalışırım, ailelerin tanışmasından mutluluk duyarım..  Herkesi birleştirmeyi, paylaştırmayı, paylaşmayı çok severim.  Hayatımdaki herkes birbirini tanısın isterim.  


                                        Avon'dan arkadaşım Ebru ile ailecek Belçika'da..









Bu notu tesadüfen bir numara ararken annemin telefon defterinde buldum :) 
Birlikte olmak bu kadar güzel yani..  




Ben daha lisedeyken ;  komşularımız, ailem,  arkadaşım ve ailesi ile
Hep birlikte Çınarcık'ta..







Daha resimlerini bulamadığım bir dolu anımız olan  komşu + arkadaş buluşmalarımız, tatillerimiz olmuştur.  Birbirimizin sofralarına oturmuş,  sohbet etmiş,  birlikte yiyip içmiş, buluşmuş, özlemiş, bir araya gelmenin bir yolunu bulmaya çalışmışızdır.

Bir akrabam bana gelse komşumla selamlaşır, sohbet eder.   Komşum akrabalarıma kahvaltı hazırlar..  Arkadaşlarım ailemle tanışır..  Ben onların ailelerini yakından tanırım..   Arkadaşlarımla komşularım birlikte tatile gideriz.. birbirlerini tanırlar.. 

Ayırmak yerine birleştirmek bana müthiş bir özgürlük vermiştir.  Bizi birbirimizden ayıran engeller hep kafamızdadır, aslında gerçekten böyle engeller yoktur.

Kendini gerçekleştirmek ve iş hayatında başarılı olmak için
daha temel olan aile ve arkadaşlar
ihmal edilebilir mi?
Hayattan dostlarınızı çıkarın geriye ne kalır ki !

Amacım büyük bir aile kurmaktı..
Yukardaki resimlerde bunu yaparken ne kadar mutlu olduğum görünüyor sanırım..

İyiki de öyle yapmışım..  iyi ki iş hayatımı özel hayatıma katmışım.. işim bitti ama
ömürlük dostlarım oldu :))    Peki iş ve özel hayatı ayırmak sorunları birbirine taşımamak ise ;  ne gerek var.. sadece hayatınızı ertelemeyin ve yaşamaya bakın..

Ancak bu birleştirme ve kaynaştırma işi sadece çalışırken yapılmamalı.. İnsanın hayatı böyle olmalı..  Ailem, Akrabalarım, Komşuların,  İş arkadaşlarım..  30 Yılda biriktirdiğimiz herkes bir arada :))

Dört yıl önce  30. Evlilik Yıldönümümüz de işte böyle kutlanmıştı..  
Hazırlıkları ve Kutlamayı okumak için tıklayabilirsiniz..

İş ve özel hayatı ayırmak size nasıl geliyor?  Neler yapıyorsunuz?