Balıklı Göl

Urfa'ya ilk gittiğimde hiç bir fikrim yoktu..  Modern, güzel bir şehirdi.. Otele yerleştiğimde pencereden gördüğüm manzara ilk olarak beni çok etkiledi. Karşıdan eski bir şehir görünüyordu. Balıklıgöl'e gittiğimizde etrafımızı çocuklar çevirdi.  "Anlatalım mı? hem Türkçe hem İngilizce anlatıyoruz"  dediler. Nereden öğrendiklerini sordum. "Kaymakam Bey öğretti" dediler.. Kaç liraya anlatıyorsunuz diye sorunca 2 lira dediler. Ne anlatacaklarını merak ederek dinlemeye başladık. İçlerinde ufak olan daha ataktı ve anlatmaya o başladı, diğerleri karışmadılar.


Şanlıurfa Balıklı Göl

 

İbrahim Peygamber, devrin zalim hükümdarı Nemrut ve halkının taptığı putlarla mücadele etmeye ve tek tanrı fikrini savunmaya başlamış. Bunun üzerine Nemrut İbrahim Peygamberi bugünkü kalenin bulunduğu tepeden ateşe atmış.  Bu sırada Allah tarafından ateşe "Ey ateş, İbrahim'e karşı serin ve selamet ol"' emri verilmiş. Bu emir üzerine, ateş suya,  odunlar da balığa dönüşmüş.  İbrahim bir gül bahçesinin içine düşmüştür.

Bu düştüğü yer Halil-ür Rahman gölüdür.  Nemrut'un kızı Zeliha da babasına değil İbrahim'e inandığından kendisini onun peşinden ateşe atar. Zeliha'nın düştüğü yerde de Aynzeliha Gölü oluşur. Her iki göldeki balıklar halk tarafından kutsal kabul edilerek yenilmemekte ve korunmaktadır.

Çocuklar göl çevresini dolaştırdılar. Anlatana parasını verdik. Diğer çocuğa da para vermek isteyince reddetti. Niye almıyorsun deyince "Ben size birşey anlatmadım ki" dedi.. Şaşırdım.. Çocuk haketmediğini düşünüyordu. Bu yaşta çocuklar için ne zordu "haketmedim"  demek..  Değerler bu yaşta oluşmuştu :))  Peki sen bizim için ne yapabilirsin? deyince farklı bir yeri anlatmaya koyuldu.. Parasını aldı..  Onlara Türkçe ve İngilizce anlatımı ezberleten ve yaptıkları işi bu kadar sahiplendiren Kaymakam'a içimden teşekkür ettim.. Keşke kendisini de görmeye vaktim olabilseydi..