Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

1980'li Yıllarda Seyir Defterim

İlk evlilik yıllarımız. Yeniköy'de oturuyoruz.. İkimiz de çalışıyoruz.. Arabamızı yeni almışız, borcunu ödüyoruz. Kooperatif evimize taksit ödüyoruz.. Kira ödüyoruz.. Gürcan'ı yuvaya verdik, onu ödüyoruz.. Bu ödemeleri yaparken sadece kendimize yatırım yapıyoruz..  Ne harcadıysak bir deftere yazıyoruz..  ama ben ne seyredip ne okuduysam  hepsinin listesini tutuyor, onları da yazıyorum..   sanki her şeyi yutmak, sindirmek,  saklamak istiyorum..  sanki bir seyir defteri tutuyorum.. Hep listeler tutmuşum..  her geçen yılın muhasebesini yapıp kendimce verimliliğini ölçmüşüm..   Neler yaptığıma n e yöne gittiğime bakmışım.. 25-26 yaşında,   evli,   4 yaşında bir çocuğu olan,   Eczacıbaşı'nda çalışan bir genç olarak o zamanki kendime bakıyorum..  Bakış açımı, değerlerimi, düşünce şeklimi, sorgulamalarımı, analizlerimi, hayatımı kurmayı bana bu arkadaşlarım öğretti..  iyi ki onlara zaman ayırmışım.. Ve bunun sonu...

Yeniköy'de Hayat

Yeniköy keyifli bir yerdi, işime çok yakındı rahatlıkla gidip geliyordum. Ulaşımı her yere çok rahattı.. Şişli'den minibüslerle rahatça eve dönüyordum.. Servis çok yakınından geçiyordu.  Eczacıbaşı'nda tek tatil günüm Pazar olmasına rağmen hafta içinde dolaşıyor,  tek tatil günümde de evimizin bulunduğu bölgenin... Yeniköy'ün tadını çıkarıyorduk.  Pazar günleri genellikle sabah kahvaltısını bir sepete hazırlayıp, termosumuzu çayla doldurup Emirgan Korusu'na giderdik.   O yıllar Emirgan Korusu bizim her daim uğrak yerimizdi Hamit'in Lise'den arkadaşı Vedat o zamanlar evli değil. Nereye gitsek birlikte organize oluyoruz..  "Hadi gel   "Emirgan'a gidelim"  demişiz..   O'da Eyüp'ten kalkıp gelmiş.. Sinemalara, etkinliklere, denize, pikniğe.. her yere birlikte giderdik..  Hamit'in diğer arkadaşları Nuri, Murat, Tuğrul.. hepsi yeni evlenmişlerdi. Bu yüzden aileler çok sık buluşur, sürekli  Kavak'taki  Y...

Okullar Açılırken..

Geçen gün gazetede okudum.. Bodrum'da bir okulda öğrenciler okullarına gelen kitapları taşımışlar. Çocuklar okullarına yeni dönemdeki araç-gereçleri öğrenmeye gitmişler ama o sırada okula kitaplar gelince onlara da iş verilmiş.. Oradan geçen bir muhabir de olayı görüp bunu haber yapmış ama bir çok detayı eksik.   Ortalık ayağa kalkmış, okuldaki sorumlulara dava açılacakmış.. Fotoğrafa bakınca çocukların daha az bir yükü taşımaları iyi olurmuş, hepsi ağır paket yüklenmişler.. Bunu kendileri mi istediler bilmiyorum?  ama kendi öğrencilik günlerim aklıma geldi. Bizim annelerimiz bu tür konularda hiç ortalığı ayağa kaldırmazlardı.. Ne mi yapardık? İlkokulda  arada sırada sınıfımızı kova kova su taşıyarak yıkardık, silerdik, tertemiz yapardık. Bu işi yaparken acayip zevk alır, sınıfı evimiz gibi görürdük.. Bu bizim için bir evcilik oyunuydu.. Sınıftaki kütüphanemizi boşaltır, temizler yerleştirirdik. Perdeleri eve getirir yıkardık. Masalara alınacak masa ör...

Tren Macerası değil Korku Filmi :))

Kar, kış kıyamette  Ocak 2013'te   Brüksel'e uçakla gidip, oradan arabayla işaretli güzergahı dolaştık.. Belçika, Brugge, Antwerpen, Amsterdam, Köln, Luxemburg Kış olmasına rağmen çok keyifli bir yolculuktu. Çünkü her yerde ağaçlar ve kar vardı. Turumuzun sonuna doğru  Köln'e  geldiğimizde öğlene doğruydu..  önce otelimize yerleştik.   Resepsiyondaki görevli harita üzerinde yolumuzu tarif edip, tren numarasını da haritanın üzerine yazdı.. Çok yakındık, merkeze sadece iki istasyon uzaklıktaydık.  Arabayla şehre gitmeye gerek yoktu. İstasyona kadar yürüyüp, rahatça gittik. Zaten banliyölerden trene binmek en kolayı.. tek peron :)) Almanya'da eskiden yoktu şimdi var.:))  Makinalarda Türkçe menü var..  harika... bunu çok sevdim. İlk defa bir ülkede dilimiz kullanılıyor. Kolayca jeton alıp merkez istasyona  gittik. Ancak dönüşte öyle olmadı.. Tren garında 11 peron var.  Peronlar upuzun.. Her peron kendi iç...