Babam zaten otelcilikten geldiği için, yabancı dilinin olması, turistlerle mükemmel anlaşması ve eğlenceli kişiliği nedeniyle turizmi çok seviyor ama patronlarla da uyuşamıyordu. Annemle ilk evlilik yıllarında Ankara'da bu sektörde çalışmış ve çok iyi paralar kazanmış ama patron anlaşmazlıkları ve fikir uyuşmazlıkları nedeniyle bir çırpıda ayrılıvermişti. Bu yıllarda daha ben doğmamıştım.. Daha sonra da İstanbul'a gelmiş ve Hilton'da uzun yıllar çalışmış ve oradan da emekli olmuştu. Babam emekli olduktan sonra boş durmamış ve yeni iş alanları keşfetmeye ve girişimlerde bulunmaya başlamıştı. Önce Antalya'da bir otele yönetici olmuş, ama biz tatile çıkıp ta yanına gidene kadar işi bırakıp geri dönmüştü. O zamanlar ortaokuldaydım.. Patronun çok cimri olduğunu, babam lekeli ve rengi dönmüş çarşafları değiştirmek gerektiğini söyleyince itiraz ettiğini, babamın da tüm çarşafları çaresiz boyamaya gönderdiğini ve türlü hi...